Saçlarımıza şekil vermek için kullandığımız saç jöleleri acaba istenmeyen etkilere de neden olur mu? Saç jöleleri saça doğrudan uygulanan ve bir fırça yardımıyla şekil vermekte kullanılan formüllerdir. Jölenin çözücü maddesi uçtuğunda saç telleri üzerinde saçlara belli bir sertlik veren polimerik bir tabaka kalır. Bu tabaka ancak saçımızı sıcak su ve şampuanla yıkadığımızda giderilebilir. Jölenin fazla uygulanmasıyla veya saç telleri yerine saçlı deriye uygulanmasıyla bu polimerik tabaka kafa derisini kaplayarak orada kuruyabilir. Bu da kendini kafa derisinde kepek benzeri beyaz parçacıklar şeklinde gösterir. Bunlara ek olarak saçlı deride jöleye bağlı olarak kızarıklık ve kaşıntı şeklinde reaksiyonlar da görülebilir. Aşırı hassasiyet reaksiyonları daha ileri aşamalarda saç sağlığını tehdit edebilir ve kısmi dökülmelere yol açabilir. Bu sorunlarla karşılaşmamak için saç jölelerini az miktarda ve kafa derisine mümkün olduğunca temas ettirmeden kullanmak önerilebilir. Ayrıca parfüm içermeyen jöle formülleri daha az reaksiyon gösterir.
Saç dökülmesi kompleks bir problemdir. Bu problem yaşa, cinsiyete, hastalıklara, beslenmeye ve genetik problemlere bağlı olarak kendini gösterir. Bu dökülmeler ani veya zamana bağlı dökülmeler olarak ikiye ayrılabilir. Erkeklerde 25 yaşından itibaren eğer hassasiyet mevcutsa 5 alfa redüktaz’a bağlı erkek tipi saç dökülmesi (Androgenetic alopecia) görülür. Bu kronik bir saç dökülmesidir ve yıllarca yavaş yavaş devam eder. Ani dökülmelere bir örnek ise kadınların bir kısmında gözlenen doğum sonrası saç dökülmesidir (Telogen efflivium). Bu dökülme hormonal dengenin sağlanmasıyla kendi kendine düzelebilir. Bunun dışında otoimmün hastalıklar kapsamında ani dökülmeler gözlenebilir. Bu nedenle saç dökülmesinin tipini anlamak için bir hekime görünmek gerekir.